4 Ağustos 2009 Salı

Vatan Elden Gidiyor, Çaresine Baksana !


Bizi Yakacaklar!..

Bu yeni kurtuluş savaşımızın ''farkındalık'' belgesi, acil koduyla ve sabah sabah e-postama düşürülmüş , ben de paylaşmak istedim; duyarlı bir vatansever olarak... Bir duyarlı kepabçımız reklam broşürüne bastırmış, hem de harfi harfine ve elbette yüksek vatandaşlık bilinciyle...

Ey kapitalizm nelere kadirsin!

Okuyun ve uyanın, ve asla asimile olmayın...


Diyet, perhiz, rejim gibi faaliyetler hedefte Türk delikanlılarının ve genelde de Türk milletinin devamını engellemek için dış mihraklar tarafından gündeme getirilmiş şuurlu bir düzmecedir. Gaye, eskiden bir koyunu, bir oturuşta götüren dev gibi babayiğit atalarımızı ve tarlada doğum yaptıktan sonra bebeğini kundaklayıp, elde orak tarlada çalışmaya devam eden Türk kadınlarını; kalori hesaplayan, hapşırınca yatağa giren, fitness ve aerobik yapan çıtkırıldım tiplere dönüştürmek ve Türkleri Çinliler, Japonlar gibi sıska, zayıf ve sağlıksız bir ırk haline getirmektir.

İcabi halinde 240 kiloluk top mermisini tek başına namluya süren bir babayiğidin, kalori hesaplayan, yoğurtlu kebabı reddeden bir züppe haline getirilmesinden daha büyük bir soykırım olabilir mi?

İç yağının, kuyruk yağlarının, anamızın Vita yağının kolestrol yaptığı palavradır.




Kolestrol, kebapları yedikten sonra

iki şise soda içerek ayarlanabilecek bir gaz durumudur.

Sakın bu oyuna düşmeyin.



Feminizm, kadın hakları, çevre şuuru ve eşitlik adı altında Türk kızlarının akılları çelinerek, yemek yapmayı bilmeyen, bizim istikbalimiz olan yavrularını, abuk subuk yiyeceklerle yetiştirecek, damak zevki gelişmemiş, sunta kılıklı diyet bisküvilerini yiyecek sanan bir hale getirmişlerdir.

Ayrıca kör olası dış mihraklar, bu kızlarımıza kebap, soğan, çiğ köfte vb. Lezzetleri yiyen, bardak bardak şalgam suyu içen yiğitlerimize hanzo-kıro gibi sıfatlar takmayı öğretmişlerdir.

Ayrıca son yıllarda moda gibi gösterilmeye çalışılan Çin mutfağı diye birşey yoktur. Bu sözde mutfak, acaip zerzevat ile acaip mahlukatın, wog adı verilen bir tencerede yarı pişmiş yarı çiğ olarak hazırlanıp insanlara eziyet olsun diye sopalarla yenmesinden ibaret bir hokkabazlıktır. Sakın kanmayın, sakın yemeyin. Helal değildir!

SİZ KEBAP, CİĞER KAVURMA,NOHUTLU DÜRÜM, BEYRAN VE MİS GİBİ FISTIKLI BAKLAVA YEYİN.

Unutmayın su uyur, düşman uyumaz!

1 yorum:

  1. kesinlikle katılıyorum.

    bazı ilaveleriyle doğru olduğunu düşündüğüm bir konu! yazınızda geçtiği gibi :
    "Kolestrol, kebapları yedikten sonra

    iki şise soda içerek ayarlanabilecek bir gaz durumudur.
    "

    bunun gibi ek bilgilere sahip olunduktan sonra, herşey düzene girer diye düşünüyorum.

    çok eskiden beri kafamı meşgul eden, üstüne düşündüğüm bir konuydu.

    teşekkürler paylaştığınız için;)

    YanıtlaSil

İLETİŞİM İÇİN

laparagas@gmail.com

KATKIDA BULUNANLAR

Blogdaki yazıların tüm hakları La Paragas yazarlarına aittir.
Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

  © Blogger templates Newspaper by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP